Ana içeriğe atla

Kumandayı Bırak, Yaşamına Bak




Kanallar yeni sezonu açtılar.

Birbirinden güzel ve cezbedici hikayelerle diziler, neşesiyle evimizin enerjisini artıran yarışma programları(!) bizi yine bizden alacaklar.

Çocuğumuza, eşimize, anne ve babamıza ayırmadığımız vakti dizilerin yakışıklı ve güzel oyuncularına ayıracağız. Hani bir vaktim olsa yapacağım dediğimiz iş var ya, onu da bir kenara bırakacağız.
Ne de olsa televizyon var. Ekrandaki kahramanlar bizim yerimize başaracak, evin reisi oyuncu bizim yerimize ailesini kurtaracak, üniversiteyi evin haşarı ama zeki çocuğu kazanacak, vatan sevdalısı abimiz ülkeyi bizim yerimize kurtaracak, akıllı ve uslu çocuğumuz tatlılığı ve şirinliğiyle okuduğu kitapları bizim yerimize okuyacak ve bir sezon daha onlarla kah ağlayacak kah gülecek ve vatanı milleti kurtaracağız.

Oh! diyeceğiz. Her şeyi yoluna koyduk diye sevineceğiz.

Ancak hiç biri gerçekte olmayacak!

Sanal mutluluklar bize hiç bir şey katmayacak. Yine kendimizle başbaşa kaldığımızda evdeki sorunları görecek, hayal ettiğimiz ancak uğraşmadığımız projelerimize üzülecek, sevdiğimiz insana ayırmadığımız zamana hayıflanacak ve biz ekran başındayken elden giden vatanımıza ağlayacağız.

Düzeltmek bizim elimizde. Bırakalım kumandaları. İşimize, eşimize, evimize, ailemize, vatanımıza ve hayalini kurduğumuz projelerimize bakalım.
Bırakalım televizyonu. Örümcek ağları kütüphanelerimizi değil, televizyonlarımızı sarsın.

Hayata ve yaşama başka yalan gözlerle değil de kendi gözlerimizle baktığımızda mutluluğumuz da başarımız da artacak.

Yarın değil, gelin bugün kapatalım bu aptal kutularını.

Kısa ömrümüze ömür katalım.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yazılarımla İKY Dergideyim

Bundan sonra her ay düzenli olarak İKY dergide yazılarımla birlikte yer alacağım. BEKAD tarafından hazırlanan " İnsan Kaynakları Yönetimi " dergisi  insan kaynakları, kişisel gelişim ve personel mevzuatı konularında yoğunlaşmış durumda. Eylül sayısındaki ilk yazım eğitimini de verdiğim "Kolonya Etkisi/ Uyanmak İsteyen" olacak. Bir tur kişisel gelişim yazısı diyebilirim. Son derece dolu bir içerikle okuyucusunun huzuruna çıkan dergiye abone olmanızı öneririm. Sevgiler, Salim Dergiye abonelik için lütfen tıklayın.

Müthiş Psikoloji, Hayır Diyebilme Sanatı - Sınırların Kadar Özgürsün

Sanırım en çok zorlandığımız konulardan bir tanesi sınırlarımızı korumak. Bunun bir çok nedeni var tabii. Örneğin yetiştirilme tarzımız. Bu kitapta çok güzel örneklerle neden sınırlarımızı koruyamadığımızı ve HAYIR diyemediğimizi anlatıyor. Kitap bence herkesin okuması gereken bir eser. Arka kapaktan... Gerçekten “özgür” müsünüz? Dilediğiniz zaman dilediğiniz yemeği yiyebiliyor olmak mıdır sizce özgürlük? Toplumsal hiçbir baskı hissetmeden içinizden geldiği gibi giyinebiliyor olmak mı yoksa? Canınızın istediği saatte uyuyup, canınızın istediği saatte uyanarak, yine canınızın istediği saatlerde istediğiniz kadar çalışarak, ihtiyacınız olan parayı kazanabilmeniz mi? Bir hafta sonu tatilinde cep telefonunuzu kapattığınızda mı özgür hissediyorsunuz sadece kendinizi? Hayatınızla ilgili her kararınızı sadece kendinizi düşünerek mi alıyorsunuz? Kaderinizin ipleri tamamen sizin elinizde mi? Başkalarının sizden yararlandığını düşündüğünüz oluyor mu? Kaybetmekten korktuğunuz insanlar yok mu? D...

Bir Ben Eksiktim

Bir Ben Eksiktim   ·          İş hayatına hemen hemen yeni başlamış biri olarak İK alanında yeni bir şeyler söyleyebilir miyim? ·          Piyasada bunca aksakallı varken senin gibi bir çömeze de ne oluyormuş? Otur oturduğun yerde! ·          Ama ben yazamam ki! Beceremem bu işleri. ·          İçim kıpır kıpır, söyleyecek çok şeyim var.  Ama nasıl yapsam acaba? İnsan bir şeye niyetlenmesin. Hemen konforunu bozacak tüm durumlara karşı ister istemez savunmaya geçiyor hatta saldırıyor. Kişisel gelişim kitaplarında bolca gördüğüm atalet durumu bu olsa gerek. Bir şeyi yapmayı istiyor, nasıl yapacağınızı biliyor, yaptığınız zaman ne gibi sonuçlar oluşacağını öngörüyorsunuz ama yine de yapmıyorsunuz. İşte bu güne kadar benim yaptığım da tam olarak buydu: Kocaman bir atalet çukurunun içinde debelenip durmak. ...