Ana içeriğe atla

Kahve?

Kahvenin 40 yıl hatırı vardır derler.

Şu faydalara bakınca az bile söylemişler diyorsunuz.

Benim kişisel tercihim Türk Kahvesinden yana. Peki ya sizler?





..........................................................................

Türk kahvesi siroz hastalığına iyi gelir.

Türk kahvesi enerji verir.

Türk kahvesi düzenli olarak günde 2 fincan tüketildiğinde kolon, göğüs ve rektal kanserine yakalanma riskini azaltır.

Türk kahvesinin antioksidan özelliğinin olması cildin yaşlanmasını geciktirir, cildi ve bütün vücudu serbest radikallerin neden olduğu hastalıklardan korur.

Kemikleri kuvvetlendirir yalnız yaşlıların aşırı şekilde kullanması kemik sağlığı için zararlıdır

Türk kahvesinin astım hastalığına iyi geldiği söylenmektedir, antioksidan özelliğinden dolayı solunum yolu iltihaplarını giderir, bronşları açar.

Kan basıncını düzenler.

Parkinson başta olmak üzere zihinsel hastalıklara yakalanma riskini azaltır, zihni açar, belleği kuvvetlendirir.

Diyabet hastalığına yakalanma riskini azaltır.

Ağrı kesicilerin etkisini arttırıcı özelliği vardır, bazı uzmanlar ağrı kesicilerin etkisini %30 oranından arttırdığını söylemekteler.

Depresyon, stres ve sinirsel hastalıklara karşı etkilidir, sinirleri yatıştırıcı özelliği vardır.

Türk kahvesi baş ağrılarını giderir.

Günde 2-3 bardak tüketilen Türk kahvesi safra taşını düşürür.

Solunum yollarını açar.

Cilt sağlığını korur.

Karaciğer hastalıklarına ve karaciğer yağlanmasına karşı korur.

Alzheimer hastalığının önüne geçer.

Spordan yarım saat önce içilen Türk kahvesi yağları yakmayı kolaylaştırıyor.

Yüksek tansiyonu önler.

Sindirim sistemini düzenler.

Türk kahvesi insanda girişken ruhu arttırır.

Günde 2 fincan kahve içmek astım tehlikesini azaltır.

Türk kahvesi hafızayı güçlendirir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yazılarımla İKY Dergideyim

Bundan sonra her ay düzenli olarak İKY dergide yazılarımla birlikte yer alacağım. BEKAD tarafından hazırlanan " İnsan Kaynakları Yönetimi " dergisi  insan kaynakları, kişisel gelişim ve personel mevzuatı konularında yoğunlaşmış durumda. Eylül sayısındaki ilk yazım eğitimini de verdiğim "Kolonya Etkisi/ Uyanmak İsteyen" olacak. Bir tur kişisel gelişim yazısı diyebilirim. Son derece dolu bir içerikle okuyucusunun huzuruna çıkan dergiye abone olmanızı öneririm. Sevgiler, Salim Dergiye abonelik için lütfen tıklayın.

Yüzyüze Eğitimin Sonu mu Geliyor?

Yüzyüze eğitimin sonunun geldiğine, en azından şimdilik, inananlardan değilim. İnsan, insan olduğu sürece temasa ihtiyacı olacaktır. Ama yine de mevcut gelişmeleri görmezden gelemeyiz. Arkadan gelen dijital yerliler mevcut ezberi hepten unutturacak gibi görünüyor.  Bunlara ek olarak dünyada ve Türkiye’de hızla artan mobil teknoloji alt yapısı, mobil çalışan sayısını da arttırmaya başladı. Çalışanlar artık iş yerlerine gitmeden; kafelerde, evde, parkta, bahçede ve belki de yolculuk esnasında çalışabilmekteler. Ayrıca iş yerleri de maliyetlerini düşürmek için çalışanlarını dışarıya yönlendirmeye başladı. Bir araştırmaya göre 2015’te 1.3 milyar kişinin mobil çalışan olması bekleniyor. Yani insanlar artık tek bir fiziki mekanda bulunmak zorunda kalmayacaklar. Tüm bu gelişmeler ister istemez yüzyüze eğitimin geleceğini bizlere sorgulatıyor. Her ne kadar etkinliği diğer öğrenme metodlarına göre daha güçlü olsa da dünyadaki teknolojik gelişmeler ve artan maliyetler

Değişim

Bu blogta, eğitimle ilgili ve son dönemlerde de koçlukla ilgili yazdığım birkaç yazı dışında farklı konular kaleme almıyorum. Genelde insana dokunan yazılar paylaşmaya çalıştım. Kariyer hayatımda İnsanı, sistem gibi makinenin bir parçası olarak gören işlerden elimden geldiğince kaçındım. Belki de bu sebeple eğitimi diğer İK süreçlerine göre daha çok sevdim. Bir eğitim tasarımı yapmak, içerik hazırlamak, hazırlanan içeriği ister uzaktan ister yakından olsun sunmak, kişide değişime vesile olmak… İşte bu ve daha sayamadığım birçok şey beni eğitimle ilgili birisi yaptı. Hayatımın başka hiçbir kısmında eğitimden aldığım keyfi alamadım. Keza koçluk da böyle bir şey… İnsana dokunuyor. Kişilerin hayatında olumlu dönüşümler ve gelişimler oluşturmanıza vesile oluyor. İşte bu tam da bana göre. Bazen neden diye soruyorum. Neden kişilerin hayatlarında değişime ve gelişime vesile olacak işleri çok seviyorum. Belki de bunun cevabı, tüm hayatım boyunca gelişim ve değişimin en büyük arzuları