Eğitime ve Eğitmenliğe Dair Her Şey

Hedefledigin her şeye ulasmani istiyorum. Bu, sağlık, eğitim, para ve huzur olabilir. Belki de yeni alışkanlıklardir hedefin. Hedefi her ne ise umarım o hedefe kolayca ulaşırsın. Işte bu videoda hedeflerini nasıl hazirlayabilecegini seninle paylaştım. Bu vesileyle yeni yılını kutlarım. Yeni yılın istediklerine ulaştığın, mutlu ve tatmin olduğun bir yıl olsun https://youtu.be/ jKQywlMV0pE Iyi seyirler

Hayatımızda iki büyük hırsız var. Üstelik bu hırsızlar bizim iznimizle hayatımızda. Hayır şaka değil. Bayağı bayağı hayatımızın tam ortasına bilerek isteyerek biz aldik. Belki de farkında olmadığımız için onları kovmuyoruz. Kim bilir! Ancak bildiğimiz bir şey var. Onları hayatımızdan çıkardığımızda daha anlamlı bir hayat için önemli bir adım atmış olacağız. Videonun tamamina linkten ulasabilirsiniz .   https://youtu.be/jfsFRKPJAuY Iyi seyirler.

Bugün, bilgiye ulaşabilmek mesele değil. Asıl mesele bilgiyi hayata geçirebilmek. Bu videoyla daha kalıcı öğrenmek için uygulanması son derece basit 3 yöntemden bahsediyorum. Iyi seyirler . https://youtu.be/RuCWrj2ULiw

Yalnızca 6 dakikanı ayırarak daha başarılı bir çocuk yetiştirmek için ne yapman gerektiğini öğreneceksin. Basarili Çocuk Yetiştirmek için 5 Etkili Yöntemi öğrenmek için tıkla :  https://youtu.be/5y0d8oJ2aw4 İyi seyirler.

Bu hafta, iyi bir uyku için yapabileceğimiz 16 maddeden bahsettim. Daha mutlu daha verimli ve daha başarılı olmak için iyi uykuya, iyi bir uyku içinse işte bu 16 maddeye ihtiyacımız var. Aşağıdaki linke tıklayarak "iyi bir uyku için bilmen gereken 16 maddeye" ulaşabilirsin. İyi seyirler dilerim. Link:  https://www.youtube.com/watch?v=Tl1s21LIT9A

Direkt videoyu izlemek için: https://youtu.be/ ZvKsnyDaJPI Kıskançlık insanın en temel ve baş edilmesi en zor duygularından birisi. Bazen anne ve babalar olarak durumu fazlasıyla abartabiliyoruz. Neden çocuğumuzun kıskandığını anlamak yerine suçlamayı ve kızmayı seçiyoruz. Sen ablasın, abisin, sen artık büyüdün deyip evladımızın omuzlarına önemli bir yük bindiriyoruz. Halbuki ne kadar da doğal bir durum. Nihayetinde onun için en değerli varlığı yani annesini paylaşmak durumunda kalıyor. Hatta artık epey bir pabucu dama atılma olayı yaşıyor. Işte bu videoda kıskanma davranışını nasıl daha hafif atlatabileceğimizi konuşuyoruz. Keyifli seyirler dilerim. Video linki:  https://youtu.be/ ZvKsnyDaJPI

Bir çocuğun her gelisim dönemine uygun başka bir ihtiyacı var. Çocuğun kritik dönemine uygun davranışlarda bulunmak ve ihtiyacını karşılamak fizyolojik ve psikolojik acidan daha sağlıklı bireylerin yetişmesini sağlıyor. Bu açıdan bakıldığında anne babaların çocukların gelişim dönemlerini bilmelerinde çokça fayda var. Çocuk Gelişimi ilginizi çekiyorsa kanalıma beklerim 👉   https://bit.ly/2JR82sF   👈

Direk videoyu izlemek icin:  https://youtu.be/9BxZga0oj74 René Descartes'ın “düşünüyorum, öyleyse varım” sözü sanıyorum birçok yerde farklı şekillerde kullanılmıştır. Günümüz iş ortamında sunum yapmanın bir profesyonelde olmazsa olmaz bir özellik olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Şirket içinde ve kariyerinizde başarılı olabilmek, kendinizi anlatabilmek için sunum becerilerinizin üst düzey olmasa da iyi bir noktada olması şart. Bu sebeple, iyi sunum yapabilmek, ben de buradayım demenin bir diğer adıdır aslında. Kısacası işinizi, projenizi iyi sunuyor ve anlatabiliyorsanız iyi bir kariyer yolunda siz de varsınız. Şirketlerin kendi içlerindeki yetenekleri keşfetmek için ne denli para ve zaman harcadıkları ortada ancak yine de şirketlerin sizin yeteneklerinizin hepsini bulabilmesi ve geliştirebilmesi pek mümkün değil. Şirket için de kariyerinizde ilerlemenin en iyi yollarından birisi de iyi sunum yapabilme becerilerinden geçiyor. Madem sunum becerisi sizi kariyerinizde bir adım öt

Zaman en kıymetli hazine. Geri alamıyorsun. Biriktiremiyorsun. Ödünç alamıyorsun. Miras olarak da kalmiyor. En zoru da sana ayrılan sürenin ne kadarını harcadığını bilmiyorsun. Seneca'nin da dediği gibi hayattaki bir çok başarı da onu nasıl degerlendirdiginle ilgili aslında. Zamanı anlamak ve hayatını yönetmek için ihtiyacın olan tüm bilgileri yakında bu kanalda bulacaksın. Lutfen abone ol, bildirimleri aç ve öğrenmeye başla . 👉   https://bit.ly/2JR82sF   👈

Çevremizde hep böyle birileri var değil mi? Başkası neyse de dosttan gelen daha bir incitiyor aslında. Tabii muhatap dost olunca bir şey de denmiyor. "Ama" dediğinizde " Eee dost acı söyler kardeşim" diye ağzını kapatıyorlar. Bunun doğrusu sanki Şems-i Tebrizi'nin söylediklerinde gizli. “Diyorlar ki dost acı söyler. Acıyı söyleyene dost denilmez ki! Seni sevmeyen acı söyler. Dostun sana söyleyeceği acı dahi olsa, senin canını acıtmayacak şekilde tatlı dille söyler.” Peki sen ne düşünüyorsun? Youtube kanalıma abone olmak istersen linki burada:   https://bit.ly/2JR82sF

Dünyalar tatlısı miniğinizin bir anda canavara dönüştüğünü düşünmeye başladıysanız. Ve aşağıdaki belirtileri de görmeye başladıysanız sizi çok heyecanlı ve hareketli günler bekliyor demektir.  😊 Hırçınlık, Aniden girilen öfke nöbetleri, Her şeye "hayır" deme, kendi istediğini yaptırmak için çılgınca çabalama, Anlaşılmadığında çabucak sinirlenme, dürtüsel tepkiler verme, Söz dinlememe, aksine denilenlerin tersini yapma, Her şeyi ellemek isteme, aşırı hareketlilik, Her şeyi tek başına yapmak isteme, Bazen kriz şeklinde ağlama, başı duvara vurma, çeşitli yerlere/eşyalara vurma, Çevresindeki herkese karşı otorite kurma isteği. 2 yas sendromu olarak tanımladığımız bu dönemle ilgili neler yapılabileceğini sizler için özetlemeye çalıştım. Faydalı olması dileğiyle Video için  👉   https://youtu.be/uGWmxofJTDU   👈 Kanala abone olmayı unutmayın lütfen. Yorumlariniz ve beğenileriniz daha çok içerik üretmem için beni cesaretlendiriyor. Sevgiler  😊

Kadim bilgi insana hep kendisini tanımasını, kendisini bilmesini öğütler. Kağıt üzerinde güzel durur kendini bilme ihtiyacı. Kim olduğunu anlamak, neleri yapabileceğini, neyi yaparken zorlanacağını, değerlerini, sınırlarını anlamak insanı daha güçlü yapacaktır aslında. Bu bilgiye gerçekten de sahip olmak, kendine önemli bir dürüstlükle bakmayı da beraberinde getiriyor. Bize eğip bükmeden kendimize bakabileceğimiz bir ayna gerekiyor. Bazen bunu birilerine danışarak yapabileceğimize inanırız. Ancak birisinin bizimle ilgili geri bildirim vermesinden pek de hoşlanmayız. Kişiliğimize saldırı olarak alırız söylenenleri. Peki nasıl olacak da bileceğiz kendimizi? Belki de Hz. Mevlana'nın usulü mantıklı olanı. Nihayetinde Jim Rohn'un dediği gibi,"İnsan, birlikte en çok zaman geçirdiği beş kişinin ortalamasıdır." değil mi? Youtube videoları için:   https://bit.ly/2JR82sF

Bir adım daha atamayacak kadar yorulduğumuzu düşündüğümüz anlar olur bazen. Umudumuzu yitirdiğimizi düşündüğümüz anlar… İşte tam da kritik olan bu anlardır. Her adım attığında yorgunluk zihnini ve bedenini sarsa da devam etmelisin. İşte şimdi her şey bitti diye düşündüğün o anda başka bir umuda sımsıkı sarılmalısın. Çünkü bunu yapanlar yollarına devam edecekler. Youtube videoları için tıklayın

Çocukken bir misafirliğe gittiğimizde büyüklerin karşılama seremonisi bittiğinde gözlerin bana çevrileceği ve sorgu sual seansına geçileceğini iyi bilirdim. Bu süreç hiç değişmezdi. Sanki büyükler aralarında bir anlaşma yapmış ve çocuklara mutlaka cevaplamaktan hoşlanmayacaklari sorular soralım demişlerdi. Cevabını vermekten en haz etmediğim soru, " eee anlat bakalim okul nasıl?" sorusuydu. Iyi diye geçiştirmek ne mümkün? Detaylar istenirdi. Okulla ilgili hatırladığım en sevimsiz detay ödevlerdi. Yetişkinlerin hayat dediği olay neden bu kadar sıkıcıydı ki? Oldum olası ödev kavramından pek hoşlanamadım. Bugün geldiğim noktada ödevlerin de aslında eğitim için ne kadar önemli olduğu. Peki ödev yapma konusunu çocuklarımız için daha güzel hale nasıl getirebiliriz? İşte bu videoda bu soruya cevap aradık. Çocuğu okula başlayan ve ödevlerle başı dertte olan anne ve babalara faydası olması dileğiyle. Video linki:   👉   https://youtu.be/p4Rq7KdTfo8   👈 İyi se

Sürekli haklıysanız, yanlış giden bir şeyler vardır. Arnold H. Glasgow

. Bu videoda sana afaki cümleler kurmayacağım. . "Her şeyi yapabilirsin. Sen yeterki iste" de demeyeceğim. . Yapmanın imkansız olduğu, gerçeklikten kopuk tavsiyeler de olmayacak. Peki neden mi bahsedeceğim? Eğer yaparsan gerçekten de hayatına maksimum fayda getirecek somut önerilerden bahsedeceğim. İlginç olmayacak öneriler. Amerika'yı da yeniden keşfetmeyeceğiz. Ancak sana söz veriyorum. Gerçekten de işine yarayacak. Hadi gel şimdi videoya. İzledikten sonra kendi önerilerini de paylaşabilirsin. Bu beni çok mutlu eder. Unutmadan! Kanala abone olmayı da unutma 😊 💢 Video linki: 👉   https://youtu.be/mLa360i43Qk   👈

Son eğitimlerden bir kaç kere. Ne harika insanlarla çalışıyorum ben diye düşünürken buluyorum kendimi bazen. Tüm dostlara selam olsun.

Mutluluğu aramak biz insanların belki de tarih boyunca en çok pesinde koştuğu kavramların başında geliyor olabilir. Özellikle günümüzde mutluluk başlı başına modern insan arayışlarının en başında olduğu muhakkak. Kısa bir araştırmayla mutlu olmak için yapılabilecekler gibi listelere ulaşmak oldukça basit. Peki ya konuya başka bir yönden bakmamız gerekiyorsa? İşte bu videoda, mutlu olmak için diğer acıdan bakıyor ve bırakmanız gereken 11 davranıştan bahsediyorum. İyi seyirler dilerim  :) Video linki:  https://www.youtube.com/watch?v=6aC474PS-Qw

Neden doğru dürüst kitaplar okumalı ve kelime hazinemizi geliştirmeliyiz? George Orwell’in meşhur romanı 1984’te bazı kelimeler olmazsa bazı düşünce ve tutumların da olmayacağı tezinden ilhamla, otoriter devlet dili manipüle ederek halkı nasıl yönlendirdiği anlatılmaktadır. Örneğin isyana dair kelimeler yasaklanırsa isyan fikrinin de hiç oluşmayacağı düşünülmektedir. Psikologların son zamanlardaki tavsiyelerinden birisi de hayatımızdan olumsuz kelimeleri çıkarmak ve yerlerine pozitiflerini koymak. Yani öyle hissetmese dahi olumlu kelimeler kullanan insanların hayata daha neşeli ve olumlu bakmaya başladıkları söylenmektedir. (Nihayet Dergisi. Eylül 2019. Sayı 57) Bu bilgiden yola çıkarak şu çıkarımda bulunabiliriz. Sahip olduğumuz kelime sayısı düşünce dünyamızın büyümesine ve daha doğrusu daha geniş perspektiften çevreye bakmamıza olanak sağlayacaktır. Bu süreç kavrayışımızı güçlendirecek ve dünyaya diğerlerinin bakmadığı açıdan bakabilmemize yardımcı olacaktır. Tabii bu geniş perspe

Bu videoda kendimizi geliştirmenin yollarını konuştuk. Kendini geliştirmek, bir üst versiyonuna çıkmak bir insanın hayatında kendisine yapabileceği en büyük iyiliklerden. İşte bu videoda kendini geliştirmenin 4 yolunu sizlerle paylaşıyorum. Keyifli seyirler dilerim. Videoyu izlemek için:  https://www.youtube.com/watch?v=ipEj8Oe7rJQ

İnandığı gibi yaşamayan, yaşadığı gibi inanır. Hz. Ömer

İnsanın arkadaşlarının olması güzeldir. Nihayetinde insan sosyal bir varlıktır. Sevmek ve sevilmek ister. Gruba dahil olmak ister. Ancak bizi hayattan soğutan, enerjimizi çeken ve adeta kendi soğuk karanlığına çeken insanlarla da çevrilidir çevremiz. İşte bu videoda  Uzak Durman Gereken 7 İnsan Tipinden bahsettim. Tanımak kurtulmanın ilk adımı deyip sizi videoya davet ediyorum. Bu arada benim saydığım 7 tip dışında sizin ekleyeceklerinizi yorumlara yazmanızı rica ederim. Keyifli seyirler :) Videoyu izlemek için:  https://www.youtube.com/watch?v=9oMfvAbJ8IY

Bu video ile Hayır deme konusunu konuşacağız. Hayır demenin iş ve özel hayatımızda ne kadar önemli olduğunu videoyu izleyince anlayacaksınız. Ayrıca 4 basit yöntemle hayır deme alışkanlığını geliştirmemize imkan tanıyan yöntemi de sizlerle paylaşmış olacağım. Keyifli seyirler dilerim. Videoyu izlemek için:  https://www.youtube.com/watch?v=yTBEqPGonaY

Bu videoda ikna etmenin gizemli yollarında yürüyoruz. Videoyu izlemek için:  https://www.youtube.com/watch?v=E1ZzS2n8dCQ

Dün yaptıklarımız bugünümüzü belirledi. Bugün yaptıklarımız ise yarınımızı belirleyecek. Bazen çevremdeki dostlarım sosyal medyada paylaştığım gönderiler için eline ne geçecek diye soruyorlar. Para mı kazanıyorsun diyorlar bazen de :) Cevabı şu aslında: 1. Paylaşmak mutlu ediyor. 2. Bir şeyler öğretmeye, anlatmaya çalışırken ben de çok şey öğreniyorum. 3. Ufak da olsa her gün bir bilgi paylaşmak beni araştırma yapma noktasında disipline ediyor. 4. Öğrendiklerimi kendime sakladığımda çok hızlı unutuyorum. Onları paylaştığımda hafızamda kalıcılığı artıyor. 5. Kişisel markama yatırım yapıyorum. 6. Potansiyelimi keşfediyor ve çevreme de bunu gösterebiliyorum. 7. Yeni insanlarla tanışmama vesile oluyor. 8. Çevremde nitelikli bir kitle oluşuyor. Bu da beni manevi anlamda besliyor. 9. İnsanların hayatına pozitif yönlü katkı sağlamak mutlu ediyor. 10. Karakterimin gereğini yapıyorum ve böylece kendimi daha tutarlı ve tatmin hissediyorum:) Belki daha fazla madde sıralanabilir. İşte bu yüzden

Çarşamba videosu yayında. Bu videoda farklı olmak üzerine sohbet edeceğiz. Içinde iki ilham verici hikaye var. Beğeneceğinizi umuyorum. Kanala abone olmanız, yorum yazmanız ve geri bildirimleriniz beni çok mutlu ediyor. :) İyi seyirler:)

"Nasıl Eğitmen Olunur?" serisine devam ediyoruz. Bu videoda eğitim ihtiyacının nasıl tespit edileceğini anlatmaya çalıştım. Faydalı olması dileğiyle

Başarmak güzeldir. İyi hissettirir. Mutlu olursun. Ancak başarısızlık bir öğretmene benzer. Eğer dersini almayı da biliyorsan... Dünya üzerindeki hiç bir eğitim, başarısızlıklarından aldığın dersi ve tecrübeyi sana kazandıramaz. İşte bu yüzden, başarısız olmaktan korkma. Denemeye devam et. Çevrendekilerin seni yolundan saptırmasına izin verme! Doğru bildiğin yolda yalnız yürü! Yürümekten asla vazgeçme! www.salimtanriverdi.com

İşlerim, yüksek lisans, eğitimler, sunumlar, yazılar, ödevler ve başka koşturmacalar içerisinde olduğum ve hayatımın hiçbir zaman diliminde olmadığı kadar yoğun olduğum bir dönemdeyim. Öyle yoğun ki sabahları evden 05.30’da çıkıp genellikle gece 23.00 civarı eve adımımı atabiliyorum. Günlerden bir akşam eve erken gidebildim. O gün akşam dersim yoktu. Eve erken gitmek demek kızıma ve eşime daha fazla vakit ayırabileceğim anlamına geliyordu. Akşam eve girdikten sonra yemek seansını, çay ve sohbet takip etti. Yalnız o akşam diğer akşamlardan farklı bir şey olduğunu fark etmem çok da uzun sürmedi. Kızımız Elif Sare epey yaramazlık yapıyordu. Ayrıca çocuk inatlaşmasının ne demek olduğunu anladığım bir akşam olmuştu. Şaşkındım ama durumu anlamıştım. Koşturma esnasında kızımı bir miktar belki de ihmal etmiştim. Ve belki de o dikkatleri üzerine çekmek için böyle bir yöntem geliştirmişti. İnsan bu gibi durumlarda ne yapacağını şaşırıyor bazen. Danışacak bir merci bir kaynak arıyorsunuz. Ben

Kitapçının psikoloji kitapları bölümünde yeni neler var diye kendimi kaybetmiştim. Aile ve çocuk kitaplarına bakıyordum. Yanımdaki bir beyefendi de aynı bölümdeki kitaplara bakıyordu. Klasik bir kitapçı enstantanesi. Sonra bir anda beyefendi bana bir şeyler dedi. Ben: Affedersiniz anlayamadım. O: İşe yarayacağını sanmıyorum. Ben: Kusura bakmayın. Kitaplara dalmışım. Konunun bağlamını anlayamadım O: Diyorum ki bu kitapları okuyarak aileni kurtaramazsın. Her şey kitaplardaki gibi değil, keşke olsa Aramızda bir anda gelişen bu muhabbet merakımı iyice beyefendiye yönlendirmeme sebep oldu. Ben: Ailemle ilgili bir sorunum yok çok şükür. O: Eee neden buradasınız? Ben: Psikoloji yüksek lisansı okuyorum. Bu konular ilgimi çekiyor. O: Öyleyse size şunu söyleyeyim. Ne kitaplar ne de psikologlar çözüm sağlayamıyorlar. Aramızdaki sohbet bir süre böyle devam etti. Sonrasında kitapçının yanındaki kahvecide bulduk bir anda kendimizi. Eşiyle epey bir süredir araları bozukmuş. Bir uzmandan

Kariyerinde harika bir noktaya gelmiş bir dostumla kahve içmek için buluşmuştuk. Huyumdur. Buluşmalara biraz erken giderim. O gün de öyle yaptım. Havada tatlı bir güneş vardı. Ne serin ne de çok sıcak… Tam kıvamındaki bu havayı her ikimizde değerlendirelim diye kafenin bahçesinde bir yere geçtim ve dostumu beklemeye başladım. Pahalı arabasının anahtarını kafenin valesine bıraktı ve yanıma geldi. Önce havadan sudan sohbet ettik. Sonra sohbet yine her zamanki gibi yine onun kariyeri ve projelerine geldi. Ancak bir farkla. Bu sefer başka bir tonda konuşuyordu. O: Biliyor musun çok çalışıyorum Salim. Ben: Evet ama iyi de kazanıyorsun. Hakkettiğini alıyorsun sanıyorum değil mi? O: Alıyorum almasına da… Ben: Eee. Sorun ne? O: Geçenlerde bir kitap okudum. Ölüm döşeğindeki insanların son pişmanlıklarını sormuşlar. Ben: Evet? O: Oradaki maddelerden birisi tamamen beni anlatıyor. Fark ettim ki hayatımın tamamını iş merkezli hale getirdim. Çocuğumun büyüdüğünü gör

Yakın bir arkadaşım telefonla arayarak benimle konuşmak istediğini söyledi. Ses tonundaki tedirginliği hissetmiştim. Zaten son zamanlarda da epey dalgınlaşmıştı. İşleriyle ilgili problemler yaşamaya başlamış ve gün geçtikçe içine kapanmıştı. Onu bazen dalgın şekilde buluyordum. Aslında neden olduğuna dair güçlü bir fikrim vardı. Hani bazen aklınıza düşen şeyin gerçeğe dönüşmesinden korkarsınız ya... İşte bu da o durumlardan biriydi. Ben: Tabii konuşalım kardeşim. Hayır olsun? O: Abi telefonda konuşmak istemiyorum. Ben: İnsanı endişelendiriyorsun. Nedir durum söyle işte O: Abi bizim mekana gel. Anlatacağım her şeyi. Telefon görüşmesinden 1 saat sonra arkadaşımla mekanda buluştuk. Birer çay söyledik. Onu dinlediğimi belirtir halde başımı salladım. O: Abi boşanıyoruz. Ben: ..... Uzun süreli flört dönemi sonrasında yuvalarını kurmuş olan arkadaşımın bu sözü beni çok üzdü. Aslında başta her şey harikaydı. Sanki birbirleri için yaratılmışlardı. Ne oldu da bu duruma geldiler diye düşünd

Geçen hafta eşimle birlikte kızımız Elif Sare'nin stüdyo fotoğrafının çekilmesi için fotoğrafçıdan randevu aldık.Bizim haylaz evden çıkma zamanlarında yaramazlığın dozunu arttırır genelde :) Tabii hazırlanıp dışarıya çıkması oldukça güç oluyor bu haliyle. Eşim evdeki diğer işleri organize etmeye çalışırken bana, "Salim, Elif'in tırnaklarını keser misin?" diye seslendi. Aman Allah'ım! Benim en büyük kabusum o minik parmaklara bilmeden zarar verme ihtimalimdi. Tabi haliyle eşime " sen kessen daha iyi olur hayatım" dedim ama nafile. Eşim tırnak konusunda ısrarcı olunca ben de büyük bir tedirginlik içinde görevimi yapmaya çalıştım. Biraz uğraş, çokça stres, ter ve evet. Başarmıştım. Tuhaf olan şuydu: Kendimi çok iyi hissediyordum. Sanki kızımla aramızda başka bir görünmez bağ kurulmuştu. Farklı bir tecrübeydi benim için. Evet! sadece bir tırnak kesme olayından bahsediyorum :) Neden bugüne kadar Elif'le ilgili diğer konularda eşime daha çok yardımcı

Bu videoda, eğitmenlik, eğitmen olmak, eğitimcinin eğitimi, eğitim tasarlamak konularına değindim.  iyi seyirler dilerim.

Geçenlerde bir hafta sonu iki buçuk yaşındaki kızımla havanın da güneşli ve güzel olmasını fırsat bilerek bulunduğumuz semtin parkına oynamaya gittik. Kızım Elif Sare oradaki bir çok çocukla birlikte gayet keyif alarak oynamaya başladı. Ben de belli bir mesafeden takip ediyordum. Sonra bir anne ve yaklaşık 5 yaşlarındaki çocuğu da parka zaman geçirmeye geldiler. Her şey gayet seyrinde giderken, yeni gelen evladımız parkta oynayan diğer tüm çocukları rahatsız etmeye, vurmaya ve hatta düşürmeye başladı. İlk etapta ses çıkarmadım. Sonrasında çocuğun belki de beraber oynama kültürü olamayabileceği düşüncesiyle "hadi bakalım birbirinizi üzmeden kardeş kardeş oynayın" diyerek ufacık uyarılarda bulundum ancak çocuğun beni pek de dinlediğini söyleyemem. Bir ara bir kaç çocuğun elindeki simitlerle beslemeye çalıştıkları uysal bir kediye tekme atmaktan da çekinmiyordu çocuk. Tabii merakım annesinin çocuğunun davranışlarının karşısındaki tutumunun ne olacağı yönünde artmıştı. Kı