- Okuyorum okuyorum ama bir türlü öğrendiklerimi hayatıma geçiremiyorum.
- Öğrendiklerimi kısa sürede unutuyorum.
- Öğrenemiyorum.
Yukarıdaki cümleleri sık sık
kuruyorsanız bu yazı tam size göre. Öğrenmeyi öğrenmek ve hayatımıza geçirmek
için takip eden satırları okumanız yeterli olacaktır.
Millet olarak öğrendiklerimizi
hayata geçirme noktasındaki eksikliğimiz aşikâr. Böyle olunca da kapasitemizi
geliştiremiyor ve bir adım öteye gidemiyoruz. Uygulanmayan, hayata ve davranışa
geçmeyen bir bilgi bize yalnızca bilme hazzını veriyor. Gelişmiş ülkelere
baktığımızda insanların öğrendiklerini hızlıca hayatlarına geçirdiklerini
görebiliyoruz. Tabii bunun olmasında o ülkelerin eğitim sistemlerinin de önemli
ölçüde katkısı var.
Peki, bizler neden bunu yapamıyoruz?
Belki de bunun cevabı öğrenmeyi
nasıl tanımladığımızda yatıyor. TDK’ya göre öğrenmek, bilgi edinmek anlamına
geliyor. Bu tanımlama doğru ancak bir miktar eksik. Wikipedia’dan aldığım
öğrenmenin tanımında tam olarak içime sinen cevaba ulaşıyorum.
“Öğrenme, bireyin yaşantılar
sonucu davranışlarda meydana gelen oldukça uzun süreli değişmelerdir. Bir
bilgi ve becerinin, öğrenme sayılması için davranışta değişiklik yapması ve
davranıştaki değişikliğin uzun süreli olması gerekmektedir. Yeni öğrenmeler ile
kişinin kapasitesi gelişir, önceden yapamadığı bir şeyi yapabilir hale gelir.
Daha geniş anlamda, öğrenme sonucu, birey içinde bulunduğu evrene yeni bir
anlam yükler ve evrendeki konumunu yeniden tanımlar.”
Yani, öğrenmenin gerçekleşmiş
olduğunu kabul etmemiz için bilginin davranışa geçmiş olması mutlaka önemli.
Peki, nasıl öğreneceğiz?
İnsanın öğrenme sürecinde duyu
organları etkili. Dışarıdan gelen tüm bilgiler duyu organlarımız aracılığıyla
kısa süreli belleğimize kaydediliyor. Bu bilgiye ek olarak, kısa süreli
hafızamıza aldığımız tüm bilgiler tekrar edilmediği takdirde unutuluyor. Tekrar
ettiğimiz bilgiler ise uzun süreli hafızamıza alınıyor.
Şimdi elimizde iki önemli veri mevcut.
- . Bilgiyi duyu organlarımızla alıyoruz.
- Tekrar edilmeyen bilgi unutuluyor.
Aslına bakarsanız tutumlar,
motivasyon ve öğrenme mekanı gibi bir çok unsur öğrenme üzerinde etkili. Bizler
sadece bu iki veriyle yola çıksak bile öğrenme noktasında ciddi ilerleme
kaydetmiş oluruz.
Duyduğumu unuturum, gördüğümü hatırlarım, yaptığımı anlarım - Konfüçyus
Ne yapabiliriz?
1.
Okuyun.
Bir daha okuyun. Özet çıkarın. Çıkarımda bulunun
Okumak elbette ki beyni
çalıştırmanın ve kapasitesini geliştirmenin en önemli ve ilk adımlarından
birisi ancak tek başına yeterli değil. Bir kitabı okurken, düz bir şekilde
okunulan bilginin üzeinden geçilmemesi gerekiyor. Özet notlar çıkarmalı, sayfa
kenarlarına küçük dipnotlar düşmeli, önemli görülen ve hatırlanması gereken
yerlerin altını çizmeliyiz. Sonrasında geri döndüğümüzde karaladığımız bu küçük
notların hatırlamamızda büyük faydasını göreceğiz.
Eğer bir roman okumuyorsak ki
romanda bile öğrenilecek birçok şey vardır,
bu teknikle aktif okuyarak öğrendiklerimizi uzun süreli hafızamıza
rahatlıkla yükleyebiliriz. Aktif okunulan bilginin bizde kalıcı olması için
önceki bilgi ve öğrenmelerimizle sentezleyerek ortaya çıkaracağımız
çıkarımlarla bilginin daha kalıcı olmasını sağlayabiliriz.
2. Üşenmeyin. Tekrar edin.
Unutmayın! Öğrenilen bilginin unutulmaması için yirmi dört
saat içinde tekrar edilmesi gerekir. Tekrar edilmezse bilgilerin yaklaşık yüzde
yetmiş beşi ilk yirmi dört saat içinde unutulur. İlk tekrarın ardından kırk
sekiz saat sonra ikinci tekrar, bir hafta içinde de üçüncü tekrar yapılarak
bilgiyi uzun süreli hafızaya alabiliriz. Konuyu günü gününe tekrar eden kişiler
bu yüzden bilginin gerektiği zamanlarda çok daha az çalışarak bilgiyi
hatırlayacaklardır.
3. Yapın
Amerikalıların bir sözü var. “Just do it!” Sadece yap olarak
çevirebileceğimiz bu söz öğrenme adına da önemli bir ders veriyor bize. Eğer öğrendiğimiz şeyleri hayatımıza
alabilirsek ve uygulayabilirsek öğrenme kalıcı bir hale geçer. Artık bilgiyi
devamlı hatırlamak zorunda kalmaz, konu artık bizim için bir motor faaliyet
gibi kendiliğinden gerçekleşen bir duruma dönüşür. Bu sebeple öğrendiklerinizi hemen hayata
geçirin. Yarını beklemeyin.
Bu üç madde öğrenme ve öğrenilenlerin kalıcı olması
anlamında hayatınızda önemli bir fark yaratacaktır. Tabii öğrenmeyi bu üç
maddede sınırlamak mümkün değil. Daha onlarca yol bizi güçlü öğrenmeye
götürecektir.
Basit ve güçlü bu üç ilkeyi hemen hayatınıza alın. Farkı
göreceksiniz.
yazılarınızı yakından takip ediyorum.Bravo
YanıtlaSil