Artık sadece beşikteki bebeğin elinde telefon yok. Özellikle
3G’nin gelişi ve akıllı telefonların kitlelere daha kolay ulaşıyor olması
sayesinde hepimiz mobil yaşamaya başladık. Herkesin elinde bir telefon, daha
doğrusu akıllı bir alet var. İstatistiklere göre gelecek 5 yıl içinde tüm
dünyada 9 milyar cep telefonu kullanıcısı olacağı ve bunların 5 milyarının
akıllı telefon olacağı tahmin ediliyor.
Tabii iş dünyası buna en hızlı ve en kolay uyum sağlayan
camia. Çünkü bilgiye ve iletişime, işlerinde daha güçlü rekabet edebilmek adına
her zamankinden daha fazla ihtiyaçları var. İnternet hızlarındaki artışa, gelişen
mobil cihazların daha kolay ulaşılabilir olması, öğrenmede bambaşka bir döneme
girdiğimizi gösteriyor.
İnsanların vakitleri bu kadar kısıtlıyken neden bazı
eğitimlerimizi bu akıllı cihazlardan yapmayalım ki? Öğrenmede bizlere
getireceği çok önemli avantajlar var. Öncelikle herkeste bu aletlerden var(Yaygınlık). Yani yaygınlaşmış durumda.
İstenilen her yerden eğitimlere girme avantajı sağlıyor(Hareket kabiliyeti). Konuyla ilgili kişilerle iletişim kurabilmeyi
ve sosyal medyayı kolayca kullanabilmeyi sağlıyor(Kolay İletişim, Etkileşim).
Aslına bakarsanız yukarıda sayılan avantajlardan daha
fazlasını mobil öğrenme bize sağlayabilir. Sektörde konuyla ilgili birkaç firma
çalışma yapıyor. Kurumlar da yeni yeni eğitimlerinde mobil öğrenmeden
faydalanmaya başladılar ama bunun çok da yeterli olduğunu söyleyemem.
Pamuk eller cebe
beyler!
Artık mobile bakma
zamanı.
Şimdi ulusal çapta bir işletmeyi ele alalım. Binlerce çalışanı
var. Şirket ciddi oranda büyüme kaydediyor. Her gün yeni çalışanlar bünyeye dâhil
oluyor. Şimdi buradaki asıl soru şu: Bu hızda büyüyen firmanın ne ihtiyacı
olabilir? Cevabı basit. Tabii ki eğitim ihtiyacı. İşin içine şirketteki turn –
over da eklenince eğitim ihtiyacının ne boyutta olabileceğini varın siz
düşünün. İşte böyle bir bünyenin eğitim ihtiyacı oldukça fazladır. Siz, buradaki
eğitim ihtiyacını yalnızca yüzyüze ve e-learning ile çözemezsiniz. Tüm çalışanlara
kolaylıkla ulaşabiliyor olabilmeli ve bunu da en düşük maliyetle yapabiliyor
olmalısınız. İşte bu noktada bana göre mobil öğrenme çok mantıklı bir çözüm
yolu.
Mobil öğrenmenin şirkete ekstra büyük maliyetler getireceğini
düşünmeyin. İllaki tüm çalışanlarınızda akıllı cihaz olacak diye bir şey de
yok. Sadece basit bir tek yönlü mesaj gönderimi bile başlangıç için yeterli
olacaktır. Yapılandırılmış ve belli bir amaç çerçevesinde yollanacak tek yönlü
mesajlar bile önemli kazanımlar getirecektir diye düşünüyorum. Kabul ediyorum
bu yöntemle etkileşim olmayacak, takip olmayacak ve daha başka meseleler
bulunmayacak ama bir başlangıç olarak çokça verimli olacaktır.
Özcesi, büyük ve hızla büyümeye devam eden bünyelere mobil
öğrenme ilaç gibi gelecektir. Konuyla ilgili önyargıları bir kenara bırakıp
dünyada neler yapılıyor ve bizler bunu kendimize nasıl adapte edebiliriz diye
bir bakmalıyız diye düşünüyorum.
Ve unutmayalım. Gelecek mobilde!
Tebrikler, umarim bu bakis acisini sirketiniz yonetimine de kazandirip uygulamaya gecersiniz. Cok faydali olacagi bir gercek.
YanıtlaSilYorumunuz için teşekkürler. Tüm gayretlerimiz daha etkin, uygulanabilir ve sürdürülebilir işler yapmak için. Umarım kendi işlerimizde bunları hayata geçirebiliriz.
YanıtlaSil