“Hoppala!.. Nereden çıktı bu
İngilizce başlık?”, dediğinizi duyar gibiyim. Bu blogda İngilizce yazmıyorsun
ki? Niye Türkçe bir başlık kullanmadın da diyebilirsiniz. Ama inanın makul bir
sebebim var. Bu yazıyı bana yazdıran konuyu anlatmakla işe başlayalım
öncelikle. Geçenlerde, kurumsal eğitimle
ilgili bir arkadaşımla havadan sudan sohbet ederken bana kendi eğitim
anlayışıyla ilgili fikirlerinden bahsetmeye başladı. Genel olarak anlattığı
şeyler bir kurumda eğitimin nasıl yönetilmesi gerektiğiyle ilgiliydi. İddia
ettiği şey, bir şirkette eğitimle ilgili uzmanların amaçlarının kişiyi yaşama
hazırlamak için ihtiyaç duyduğu bilgi, beceri ve tutumun kazandırılması
gerektiğini söylüyordu. Bu tanımı temel alarak kurumda kişilerin eğitim
ihtiyaçlarının yönetilebileceğinden bahsediyordu.
Tamam. Bahsettiği eğitim tanımı doğru ama
bizim işimiz olan kurumsal eğitim tanımını karşılamıyor. Tanıma bu kadar
takılmamın asıl sebebi, tanımların kavramsal olarak binanın temelini oluşturan harç
malzemesi olmaları ve binanın da bu temelin üzerine inşa edilecek olması. Eğer
temel yanlışsa bina da sağlam bir zemin üzerine inşa edilemeyecektir.
Bakın eğitim kavramının tanımını
tarih boyunca nasıl da çok farklı şekillerde tanımlamışlar. Mesela Aristo
eğitimi, bireyin ahlaki davranışlar kazanma aracı olarak görürken Çiçero, insan
zihninin disipline edilmesi, Dekart aklı doğru kullanmasını öğrenmek, Rousseau,
doğuştan insanda bulunmayan ve yetişkinler tarafından kazandırılan her şey
olarak tanımlamışlardır. Bunlara ek olarak daha başka birçok tanım var.
Arkadaşımın ve yukarıdaki
filozofların açıkladığı tanım milli eğitim sistemindeki eğitim tanımını
karşılıyor ama bizim konumuz kurumsal eğitim. Sıkıntı, Türkçedeki eğitim
kelimesinin İngilizcedeki Education ve Training kelimelerini tek kelimeyle
karşılama durumunda kalması. Oysaki bu iki kavram birbirinden tamamen farklı. Education
bir kişinin zekasını genel anlamda geliştirme ile ilgili bir süreçken, training
belirli bir alanda beceri geliştirme sürecidir. Bizler şirketlerimizde
kişilerin zekasını geliştirmekten çok ilgili işlerdeki becerilerini ve
dolayısıyla performanslarını geliştirmeleriyle ilgileniyoruz. Sanıyorum hiçbir
kurum şirketindeki çalışanının yaşama hazırlamak için ihtiyaç duyduğu bilgi,
beceri ve tutumla ilgilenmiyordur. Bu zaten şirketlerdeki eğitim
profesyonellerinin işi değil, okulların işidir. Daha öncede dediğim gibi
işimiz, performansı karşılayacak beceri ve tutumları geliştirmektir. Çünkü şirketler
eğitime yapılan yatırımın kısa sürede geri dönüşünü almayı beklerler.
Konuyu daha net açıklayabilmek
adına Prof. Dr. İsmet Barutçugil’in “Eğiticinin Eğitimi” kitabında paylaştığı
tabloya bakmak faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
Eğitim (
Education)
|
Eğitim (
Training )
|
1.Konuya
odaklanır, merkezidir.
|
1.İşe/göreve
odaklanır.
|
2.Kişisel
gelişime yöneliktir.
|
2.Beceri
geliştirmeye yöneliktir.
|
3.Bilgi
ağırlıklıdır.
|
3.Beceri
ağırlıklıdır.
|
4.Daha
teoriktir.
|
4.Daha
pratiktir, uygulamaya dönüktür.
|
6.Daha
uzun zamana yayılır.
|
6.Genellikle
sıkı bir zaman sınırı vardır.
|
7.Çoğunlukla
deneyimin yerini tutar.
|
7.Deneyimler
üzerine geliştirilir.
|
8.Daha
genç ve yeni yetişenlere verilir.
|
8.Daha
yaşlı ve olgun insanlara verilir.
|
9.“Tamamlandığında
öğrenci neyi bilmeli” sorusu ile başlar
|
9.“Tamamlandığında
katılımcı neyi yapabilmeli” sorusu ile başlar.
|
10.Öğretmenler
ve akademisyenler tarafından verilir.
|
10.Uygulamacılar
ve eğiticiler tarafından verilir.
|
11.İçsel,
doğal motivasyon önemlidir.
|
11.Dışarıdan
sağlanan motivasyon önemlidir.
|
12.Kriterlere
dayalıdır.
|
12.Normlara
dayalıdır.
|
13.Biçimsel
boyutları oldukça fazladır.
|
14.Biçimsel
olmayan yönleri fazladır.
|
Tablodaki 9. Maddelere
baktığınızda birinci kısımda eğitimin bilmek,
diğerinde ise yapabilmek olarak
tanımlanması, ikisinin aslında neyi amaçladıklarını rahatlıkla bize gösteriyor.
Şimdi başlıktaki soruya geri
dönelim.
Sizce Education mı yoksa Training
mi? Kurumsal eğitim profesyoneli olarak cevabı şimdi siz verin.
Yazıyı hazırlarken faydalandığım kaynaklar.
Öğretim Tasarımı / Prof. Dr. Ali
Şimşek
Eğitim Bilimine Giriş / Prof. Dr.
Mehmet Şişman
Eğiticinin Eğitimi / Prof. Dr.
İsmet Barutçugil
Çok aydınlatıcı oldu, birdaha karıştırmam mümkün değil teşekkürler
YanıtlaSilEstağfurullah. Ben teşekkür ederim.
YanıtlaSil